Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Nisan, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Bu nasıl başlangıç! Hani nerede devamı?

Çocukluğunda anneleriyle bolca vakit geçirenlerin bazıları bilir; ruh çağırma diye batıl bir ritüel vardır. Büyükçe bir kağıdın üzerine alfabedeki harfler daire oluşturacak şekilde sırayla yazılır. Örnek bu ya, ortaya kocaman bir EVET bir de HAYIR kondurulur ki “ruh” toptancı cevapları rahatça verebilsin. Kağıt topluluğu tam ortalayacak şekilde pürüzsüz bir masanın üzerine güzelce yerleştirilir. Mutfaktan şık bir kahve fincanı getirilir, fincanın içine dualar okunur, sonra kapalı bir şekilde kağıdın orta yerine konur fincan ve parmaklar üzerinde birleşir… sonra kim nereye iterse! Mayıs 2013’den beri “Gezi Ruhu” denen lakırtı da aynı batıllıkla mahlul oldu. Birçok siyasi çevre ve insan her başı sıkıştığında onu çağırıyor. Bir çok kişiye güzellemeleri hala hoş geliyor olsa da Gezi çevrimi, etkileri, dolayımlarıyla birlikte uzunca bir süre önce kapandı ve artık her “gereksiz” kullanımında telaffuzu kulak tırmalar hale gelen bir şeye dönüştü. Ruh çağırmayı bırakalım; geriye kal